Dünyanın sonu büyük bir meteor çarpmasıyla mı, yoksa Güneş’in patlayarak tüm güneş sistemini yutmasıyla mı yaşanacak? Ya da varsayım edemeyeceğimiz bir diğer felaket mi yaşanacak? Ne yazık ki karşılığı bilmiyoruz. Lakin bilim insanları, öngörülebilir değişkenleri hesaba katarak bir simülasyon yaptılar ve şayet gezegene öbür bir gezegen çarpmazsa yahut Güneş patlamazsa, Dünya’nın sonunun ne vakit geleceğini hesapladılar.
Bilim insanları için en büyük tasa, etraf kirliliği. O denli ki, dünyadaki karbondioksit ölçüsünün artması, atmosferin yaşanamaz hale gelmesi için kâfi bir felaket. Bunun için de gezegenimizin birkaç derece ısınması kâfi olabilir, çünkü okyanusların tabanına buz halinde çökmüş metan gazı üzere gazların çözülüp atmosfere karışması üzere senaryolarda, Dünya’yı pek uygun bir son beklemiyor.
Tüm bu etraf felaketleri göz önüne alınarak yapılan bilgisayar simülasyonuna nazaran, Dünya’da hayat 250 milyon yıl sonra büsbütün yok olacak. Gezegenin atmosferi büsbütün karbondioksitle dolacak. Atmosferde nefes almak imkansız hale gelecek. Hiçbir bitki yahut hayvan da yaşamayacak. Yükselen sıcaklıklar gezegeni bir fırına dönüştürecek. 250 milyon yıl içinde insanoğlu öbür gezegenlere kaçmayı başaramazsa, dünya ile birlikte ölecek.
Bu sonun sebebi nedir?
Simülasyon elbette etraf kirlenmesini baz alan bir hesaplama yapmıyor. Etraf kirlenmesini, bir kaç on senede icat edeceğimiz teknolojilerle geriye çevirmek mümkün. Lakin Dünya’nın çekirdeğine, tektonik plakalarına, magma hareketlerine, atmosferin Güneş’le etkileşimine, okyanusların kimyasının bozulmasına müdahale etme talihimiz yok. Bütün bunlar, vakitle gezegenin sonunu hazırlayacak ve 250 milyon sene sonra artık Dünya, üzerinde bulunmak istemeyeceğiniz bir kabusa dönüşecek.
250 milyon yılı çok uzun bir vakit olarak düşünebilirsiniz lakin bu, Dünya’nın mevcut yaşının %5’i üzere bir vakte denk geliyor. Yani gezegenimizin ömrünün %95’i geçmiş ve kalan %5’lik ömründe vefatını bekleyecek diyebiliriz. Yaşlı dünyamıza, ömrünün son vakitlerinde yeterli bakalım…
News
