Asbaşkan Göçmez, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) özel açıklamalarda bulundu. Göçmez, genç futbolcu Semih Kılıçsoy’un A Ulusal Futbol Ekibi aday takımından Ümit Ulusal Futbol Kadrosu’na gönderilmesiyle ilgili birinci olarak şunları söyledi;

“BU ASLINDA YALNIZCA BEŞİKTAŞ’IN DEĞİL, TÜRK ULUSAL GRUBU’NUN KONUSUDUR”

“Her gün farklı bir gündemle kalkıyoruz. Futbol dünyası değişik periyotlardan geçiyor. Bazen şey de düşünüyoruz, diğer bir gündemi diğer bir gündemle kapatan bir yapı mı var. Biliyorsunuz Trabzonspor-Fenerbahçe maçı oynandı ve gerisinden bu türlü bir şeyi kusur olarak görüyorum. Bir kusur yapıldı. Semih, tekmeye başını uzatan, başına yumruğu yediği vakit düşen ve ayağa kalkıp top oynamak isteyen gencecik, pırlanta üzere Türk milletinin bir evladı. Bu aslında yalnızca Beşiktaş’ın konusu değildir. Bu Türk Ulusal Grubu’nun mevzusudur. Bir vatan, millet problemidir. 18 yaşındaki pırlanta üzere bir çocuk, hayallerle umutlarla, biliyorsunuz onlar için en değerli şey ulusal ekibe seçilebilmektir. Beşiktaş’ta değerli muvaffakiyetler sergilemiş, sürekliliği olan bir futbolcu A Ulusal Kadro’ya seçiliyor ve ailesi başta olmak üzere onu seven bütün gençler bu heyecanı yaşıyor. Ve de A Ulusal Kadro’ya çağırılıyor. Sonrasında konuşuyoruz doğal ki ve taktik antrenmanlarda, teknik egzersizlerde buna yeni futbola başlayan, idmanda kalabalık yapması için egzersize alınan bir kişi muamelesi yapılarak kenara çekiliyor. Tabi biz bunu Semih’le konuşunca öğreniyoruz. Dün de resmi sayfada Semih’in Ümit Ulusal Kadro’ya gönderildiği ve münasebetin de ‘maç sürekliliği’ olduğu söyleniyor. Açıkçası bir ulusal ekibin başarılarından çok keyif alan bir toplumuz. Son devirde de hoş şeyler oluyor. Lakin bugün şunu düşünüyorum; demek ki bunlar tesadüf. Bu baş yapısı ve zihniyet ne kadar daha ulusal grubu muvaffakiyete götürür, onu tartışmak lazım. Maç sürekliliğinden bahsediyoruz, Semih, Türkiye’de 17 maç oynuyor ve 12 gole katkısı var. Baktığınız vakit Avrupa’da birinci 10’a giren bir forvet ortalaması var. Bu türlü bir gücünüz var ve siz bunu ulusal ekibe çağırıyorsunuz ve bir gün sonra Ümit Ulusal Gruba aktarıyorsunuz. Bu alınan kararın teknik bir karar olduğuna inanmıyorum. Bunun altına inmek lazım. Bu kararın neden alındığıyla alakalı önemli olumsuz niyetlerim var. Ne yazık ki bizi bu biçimde düşündürüyorlar. Seçenekleri konuşalım daima bir arada.

Biliyorsunuz Beşiktaş, TFF’yi bir seçime davet etti. Seçime davet ettikten sonra Halil Umut Meler’i direkt en kıymetli maçlara atadılar. Gerisinden bizim için ülke için çok değerli bir gencimizin üzerinden bir bildiri mı verdiler. Ya da bizim gencimizi, Beşiktaş’ın çocuğu Semih’i oynatmamak için diğer menajerlerin kurgusuna mı dahil oldu bu yapı üzere değişik niyetler içerisine giriyorum.”

“AKILLI BİR TEKNİK YÖNETİCİ, NEDEN KENDİSİ İÇİN GÜÇLÜ BİR OYUNCUNUN KENARA AYRILMASINI İSTER Kİ?”

A Ulusal Futbol Kadrosu Teknik Yöneticisi Vincenzo Montella’nın Semih’i kullanmamasını bir basiretsizlik olarak gördüğünü vurgulayan Göçmez, “Menajerler futbolun bir gerçeği. Siz yapıyı gerçek yönettiğinizde her iki tarafta olumlu çıktı oluşturursunuz. Bu yapının olumsuz boyutları kulüplere bulaşırsa hem kulübü hem de gençliği zehirler. Sayın liderimizin verdiği bildiri nettir. Beşiktaş, duruşuyla ve yaklaşımıyla Türk futboluna hizmet veren bir kulüp. Şayet bunu engelleyen sistem neyse Beşiktaş, bunun karşısındadır. Ben bunu ulusal grup düzeyinde hiç düşünmemiştim. Bir münasebet varsa tıpkı münasebetlerin yalnızca Semih’e uygulanıp uygulanmadığına bakmak lazım. Bu durumda aklınıza öteki şeyler geliyor. Ben aklı başında olan bir teknik yöneticinin Semih üzere bir gücü bu türlü değerli bir tertip içerisinde kullanmaması ve onu hazırlamamasını bir basiretsizlik olarak görüyorum. Şayet bu teknik yönetici yeterli bir düzeydeyse birileri buna bir şeyler söylüyor ki bunu yaptırmak zorunda kalıyor. Bunun kök sebebine inmek lazım. Buna bir müdahale edilmiş. Akıllı bir teknik yönetici, neden kendisi için güçlü bir oyuncunun kenara ayrılmasını ister ki? Türk bayrağı altında verilen her çaba kutsaldır. Semih, Ümit Ulusal grupta da çaba edecektir lakin bu türlü bir oyuncuyu A gruba çağırıp bir gün sonra mental ve teknik olarak büyük bir kusurdur. Teknik yöneticinin maç sürekliliği deyip kısa kesmesi bizi tatmin etmez. Biz bunun takipçisi olacağız. Bunu Türk futbolu için takip edeceğiz. Semih konusu memleket problemidir. Beşiktaş, Semih’i altyapısından almış, ulusal kadroya vermiştir. Türkiye Futbol Federasyonu’ndaki bireyler, kendi egolarını, kendi çıkarlarını kullanarak bu gençlerin önünü kapatmamalı. Siz bu türlü devam ederseniz, geleceğimizi de karartmaya başlarsınız. Lütfen bu gencecik çocuklar üzerinden bir aksiyon alınmasın” tabirlerini kullandı.

“BUGÜN SEMİH’E BU MUAMELEYİ YAPANLAR YARIN BURADA OLMAYACAKTIR”

Semih Kılıçsoy ile daima irtibat halinde olduklarını söyleyen Onur Göçmez, “Başkanımız, Samet Hoca, Feyyaz Hoca kendisiyle daima temas halinde. Kendisi moral manada aşağıya düşmüş durumda. Biz onu davullarla zurnalarla uğurladık. Beşiktaş üzere üst düzey bir kadroda 17 maçta 12 gole katkı veren bir oyuncunun kenara atılması, kendisini çok yordu. Biz kendisine moral veriyoruz. Bayrak altında verilen her gayret kutsaldır. Semih, orada misyonunu yerine getirecektir. Onun için ulusal grup serüveni yeni başlamıştır. Bugün Semih’e bu muameleyi yapanlar yarın burada olmayacaktır. Semih üzere gençler, Türk futbolu için her vakit gayret edecek ve savaşacaktır. Biz de dik duruşumuzu Türk futbolunun geleceği ismine sergilemeye devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

“GÜNDEMİ DEĞİŞTİRME İSMİNE YAPILAN BİR ŞEY İSE ÇOK DAHA MAKUS GÜNLER BİZİ BEKLİYOR DEMEKTİR”

Semih Kılıçsoy’un A Ulusal Futbol Ekibi’nden Ümit Ulusal Grup’ya gönderilmesinin bir gündem değiştirme eforu olup olmadığı istikametinde gelen bir soruya ise Göçmez, “Eğer Trabzonspor-Fenerbahçe maçının akabinde gündemi değiştirme ismine yapılan bir şey ise çok daha berbat günler bizi bekliyor demektir. Bu yeterli bir şey değil, bunu bir mantık çerçevesine oturtamayız. Semih üzere gençler üzerinden bunu yapıyorsanız yasalar karşısında yanıt vermeniz gerekir. Yurt dışından futbolu getiriyorsunuz, sorduğu sorular teknik ya da taktik değil, kaos ortamıyla alakalı. Doğal olarak daha yüksek paraya getiriyorsunuz. Teknik yöneticiyle de kaosu konuşuyorsunuz. Gündemleri değiştirmekle geleceği değiştiremezsiniz. Hoş günler gelecek diye umudumuz var. Beşiktaş’ta hoş değişimler oldu, Türk futbolunda da olacağına inancımız tam” diyerek kelamlarını noktaladı.