Aziz Yıldırım’ın açıklaması şu formda:

TFF’nin, UEFA Konfederasyon Kupası maçımıza karşın; Harika Kupa Final tarihini değiştirmemesi futbol federasyonlarının son yirmi yılda görmeye alıştığımız kulübümüze karşı olan kasıtlı tasarruflarının bir tezahürüdür. Futbol iklimi, büyük bir bataklık olup, bu bataklığın ortasında da bugüne kadar FETÖ temizliğinin yapılmadığı TFF bulunmaktadır. Türk Futbolunu içte içe sarmış olan FETÖ, Kulübümüzle yıllardır savaş halindedir. 3Temmuzda kaybettikleri savaşın intikamı peşinde koşmaktadır. Bunlarla gayrette topluluğumuz sarı-lacivert bir duvar örmüştür. 2 Nisan Olağanüstü Genel Kurulu da 3 Temmuz ruhunun sarsılmaz bir halde devam ettiğini dosta düşmana göstermiştir. Lakin idaremiz, büyük bir heyecanla dünyanın ve yurdun dört bir yanından Fenerbahçe’ye sahip çıkmak için gelen genel konsey üyelerimize ve onların kanılarına hürmet göstermemiş, onları dinlememiş ve kendilerinin aldıkları kararları alkışlatma işlevi dışında genel heyet üyelerimiz yok sayılmıştır. Tüm Fenerbahçe derneklerinden ve oluşumlarından beklentim, ayağa kalkıp, Erol Bilecik’in ekranlarda gülerek açıkladığı uğraşımızın ciddiyeti ile bağdaşmayan karara karşı reaksiyon koymaları, ses çıkarmalarıdır.

Günlük kararlarla, gelecek kuşaklara, fakat pişmanlık ve hayal kırıklığı dolu anılar bırakabilirsiniz. U19’daki çocuklarımızın dahil edildiği, bu günlük kararlardan ötürü buna sebep verenlerden gelecek jenerasyonlar hesap soracak, anlamsız ve çağın gerisinde kalmış bu harekete son derece eleştirel yaklaşarak sebep olanlara hayal kırıklıklarını tüm hayatları boyunca söz edeceklerdir. Hiç kimsenin U19 ekibimizin mensuplarını ileride pişmanlık ve hayal kırıklığı duyulacak bu karara paydaş yapma, onlara da bunu yaşatmaya hakkı yoktur. U-19’daki çocuklarımızı kendinize kalkan yapmak yerine, bu dönem her kulvarda göğsümüzü kabartan A Kadro takımı ile Şanlıurfa’da Galatasaray karşısına çıkıp galip gelmeniz ve akabinde tüm kupaları kazanmanız sizin bu döneme kadar olan başarısızlıklarınızdan tek çıkış yolu olacaktır. Fenerbahçe’ye yapılan haksızlıklarla uğraşa, olağan üstü genel konsey daveti yaparak TFF’yi istifaya davet edebilme yüreğini göstererek başlayın. Akabinde futbolun idaresinde faal olun, tüm futbol idaresini baştan aşağı değiştirin. Öncelikle saha dışı bu hususlarla uğraşmak yerine saha içine girerek , alanda terlerini döken genç – olgun fark etmeksizin tüm oyuncularımızın emeklerine gölge düşürmeyin. Yapmayı düşündüğünüz gayretimizin ciddiyetinden uzak bu aksiyonun büyük fotoğrafta FETÖ ve Galatasaray’dan öteki hiç kimseye yararı olmayacak, ileride tarihimize kara bir leke olarak geçecektir.
U19 ekibimiz da Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kıymetli bir modülüdür. Üzerlerindeki forma ve göğüslerindeki arma ile Fenerbahçe Spor Kulübü’nü ve onun yüksek pahalarını söz etmektedir. Kulübümüzün armasındaki meşe kısmı Fenerbahçelilerin gücünün, yeşil renk ise muvaffakiyet isteğinin sembolüdür. Bu armayı göğüslerinin üzerinde taşıyan atletlerimiz, Fenerbahçe’nin gücünü göstermek, başarılı olabilmek için uğraş etmek ve sonuçta rakiplerini gıpta ettirmek mecburiyetindedirler. Formamızı ve armamızı taşıyan U19 grubumuzu Muhteşem Kupa Finali’nde alana sürmek suretiyle maçın yarıda kalmasına sebep olmak, formamıza ve armamıza yapılmış bir hakaret, bu formayı giyen gençlerimize yapılmış bir haksızlık olacaktır.

Süper Kupa finaline A Ekip ile iştirak etmek ya da hiç iştirak etmemek bir ihtimal olsa bile Harika Kupa Finaline U19 ekibi ile çıkmak Kulübümüz için bir ihtimal olmamalıdır. Bu ihtimal yalnızca yöneticilerin ve kulübün gelecekte alacağı sportif ve türel cezaların önüne geçmek için alınmış korkakça bir tahlildir. Fenerbahçe Spor Kulübü mensupları korkmaz. Fenerbahçe mensubu hiç kimse şahsi endişelerini bertaraf etmek için 117 yıllık tarihi olan Kulübümüzü böylesine komik ve ciddiyetsiz tahlil yollarına yöneltmez. Unutmayın ki yürekli olanlar bir gün, korkaklar ise her gün ölür. Bizim fikrimiz, 7 Nisan da oynayacak olan Harika Kupa Finaline A Ekip takımı ile çıkmaktır. U19 grubu ile Muhteşem Kupa Finaline çıkmak fikrinden vazgeçmek eleştirilebilecek bir durum da değildir. Bu finali oynamak kulübümüzün sportif başarısı sonucunda kazanılmış bir haktır. Bu hak futbolcularımızın, teknik grubumuzun döktükleri terleri ve taraftarlarımızın dayanakları ile kazanılmıştır. Bu final maçına çıkmamak, himmetlerle dualarla kazanılmış kupaları müzesine götürmeye alışmış rakibimize bir kupanın emsal biçimde hak edilmediği halde ikram edilmesi olacaktır.

Şartlar ne olursa olsun Üstün Kupa Finalinde, grubumuzun Galatasaray’ı yenerek, kupayı alacağına olan inancımız tamdır. Tarihimiz, kuralların aleyhimize olduğu pek çok maçta Galatasaray’ı hüsrana uğrattığımız maçlarla doludur. Galatasaray maçları Fenerbahçelilerin bayramıdır. 7 Nisan tarihi de yeni bayramımız olacaktır. Mevcut A grup futbolcularımızın armamızı gururlandıracak bir formda çaba edeceklerine, terlerinin son damlasına kadar emeklerini alana yansıtacaklarına, kısaca 117 yıllık tarihimize yakışır bir biçimde alanda Galatasaray’a ve karşımıza türlü pürüzler çıkaran karanlık yapıya gereken karşılığı vereceklerine bizler eminiz ve onlara bu maçta ve kalan tüm maçlarında inanıyor, güveniyoruz.

Fenerbahçe tarihi, bağımsızlık gayretinde, cepheye silah taşıyan, canlarını istiklalimiz ve istikbalimiz uğrunda feda eden mensuplarımızı yazmaktadır. FETÖ’nün en güçlü olduğu periyotta, topluluğumuz, tek başına, kimsenin dayanağı olmaksızın bu karanlık yapıyla savaşmış, yenilmez denen FETÖ’yü paramparça etmiştir. Büyük savaşlar, düşünmeden ödenen bedeller ile kazanılır. Bugün size kaybetti gözüyle bakanlar, kazanılan zaferin akabinde size lakin gıpta edebilirler. Bu gerçek en son 3 Temmuz da başlayan uğraşımız ile tarihe kazınmıştır. Gün birebir gündür. Gayret edelim. Asla vazgeçmeyelim.