Futbol mesleğinde birinci kere bu kadar uzun müddetli bir sakatlık süreci yaşadığını anlatan Orsic “Gerçekten güç bir periyottu, zira birinci sefer bu kadar uzun bir sakatlık yaşıyordum. Şayet alanda değilseniz, rehabilitasyon merkezindeyseniz ve idman yapmadan yalnızca yatakta uzanıyorsanız, yalnızca kolay idmanlar yapıyorsanız, bu durum her futbolcu için zordur. Rehabilitasyonun bu kısmının bitmesini beklersiniz ve adım adım alana yaklaşmayı arzularsınız. Bu bekleyiş periyodu alışılmış ki beni çok yıprattı. Güç vakitlerdi fakat sonunda bitti” diye konuştu.

“EN DÜZGÜNÜ İÇİN ÇALIŞACAĞIM”

Yeni dönemde kadroya yararlı olabilmek ve katkı sağlayabilmek için sabırsız olduğunu söyleyen Orsic, “Umarım tıpkı sakatlıkları bir daha yaşamam. Öncelikle sağlıklı kalmayı ve sonrasında güzel bir form yakalamayı umuyorum. Yeterli oynamaya çalışarak ekibime önümüzdeki amaçları başarma konusunda yardımcı olmayı deneyeceğim ve bunun için çok sabırsızlanıyorum. Berbat günler bitti; tekrar en yeterlisi için çalışacağım” sözlerini kullandı.

Mesleğinde 230’un üzerinde gol ve asisti katkısı bulunan Hırvat oyuncu ferdi performanstan çok ekibin kazanmasının önceliği olduğunu söyledi. Orsic, “Bu oyuncuya ve karakterine bağlıdır. Elbette forvet ya da kanat olsun beşerler, oyuncunun atakta neler yaptığına bakıyorlar. Gol atıyor musun yoksa atamıyor musun? Hasebiyle, elbette bizim buna da çokça odaklanmamız ve bu halde oynamamız gerekiyor. Lakin asıl kıymetlisi ekip olarak kazanmak doğal ki ve bu benim önceliğim her zaman” değerlendirmesinde bulundu.

“TAKIMIMI SAHİPLENİRİM”

Formasını giydiği ekibi her şartta sahiplenmesinin en çok öne çıkan istikameti olduğuna değinen Orsic, şunları kaydetti:

“Bunun dışında atak oyuncularından gol atmaları ve asist yapmaları bekleniyor, hasebiyle benim de maçta yapmaya çalıştığım şey bu. Zira hamle oyuncularının ekibin galip gelmesi için skor üretmesi gerekmektedir. Ayrıyeten daima maça odaklıyım.”

Maç içinde gerginliklerin yaşanabileceğini ve bunun olağan olduğunun altını çizen deneyimli oyuncu, “Ama birisi size hürmet duymazsa ve yanlışsız formda davranmazsa çok kızıyorum. Zira alanda 11’e 11 oynuyoruz ve birbirimize hürmet duymak zorundayız. Elbette bu bir oyun ve savaşmalıyız. Birbirimizi itebilir, faul yapabiliriz. Ancak maç bittiğinde birbirimize hürmet göstermek zorundayız, bunu başarabilmeliyiz, en kıymetli şey de budur” halinde konuştu.

Palavra söylenmesini asla kabul etmediğine de vurgu yapan Orsic, “Doğru doğrudur ve bundan asla kaçamazsınız” diyerek konuşmasını tamamladı.